Chris Bradbury ,Naturalist&Fotoğrafçı, İngiltere | DoğaBilim Konuşuyor

Merhabalar Chris. Bize kendinden bahsedebilir misin?
1949 yılında İngiltere’de doğdum ve hayatım tamamen İngiltere’de geçti. Çocukluk yıllarımda kasabamızda bulunan müzedeki hayvan ve kuş koleksiyonundan oldukça büyülenmiştim. Bazı arkadaşlarım top oynarken ben birkaç arkadaşım ile birlikte doğayı seyrederek ormanda yürürdük. 30 yaşında kuş gözlemcileri ile tanışmaya başladım ve kuş listemi genişletmek için seyahat etmeye başladım. Şimdiye kadar İngiltere’de 450 kuş türü gördüm ve artık nadir olanları görmek için geziyorum. 1985’te bir Pentax fotoğraf makinesi aldım ardından kelebekleri ve yusufçukları fotoğraflamaya başladım. Şimdi, İngiltere’nin %5’i kadar bir alan olan, 4700 km’lik Nottinghamshire ve Derbyshire için yusufçuk ve kızböceği kaydedicisiyim.
Kız böcekleri ile ilk ne zaman tanıştınız. Kendi hikâyenizden biraz bahseder misiniz?
Bir günü hatırlıyorum aslında. Eşim şle Sherwood ormanındaki fundalıklarda yürürken bir süre göl kenarında oturduk. Oğlumuz ne olduğunu sormak için elinde bir yusufçuk ile yanıma geldi. Her şeyi bildiğimi sanıyordu ancak ben sadece onun bir yusufçuk olduğunu biliyordum. Yusufçuğun bir fotoğrafını çektim ve daha sonra onun dişi bir Sympetrum danae olduğunu öğrendim. Bu türün son zamanlarda Nottinghamshire’da az görüldüğünü biliyorum. Son yıllarda hiç görmedim. Yeni bir kitapta, bu türe yerel bir isim verildi, bu sayede zor olan bilimsel isimleri öğrenmek zorunda kalmadım. Şimdi ise bilimsel isimleri daha çok okuyarak oldukça kolay buluyorum.
Fotoğrafını çektiğiniz canlı türlerini hangi kaynaklarda araştırıyorsunuz? Gizli değilse, kaynaklarınızdan bahsedebilir misiniz?
Avrupa’da bulunan kuşlar için Collins Kuş Rehberi’ni tercih ediyorum. Mükemmel çizimlerle ustalıkla yazılmış. Tüm tür kitaplarında özellikleri okumak ve özelliklerler resimleri karşılaştırmak oldukça önemlidir. Bu kitaplar türlerin özelliklerini ezberlememde yardımcı oluyor. Başka kuş kitaplarım da var, ama benim için en önemlisi Collisn Kuş Rehberi. Yusufçuklar ve kızböcekleri için, Dijkstra, Schröter ve Lewington’dan İngiltere ve Avrupa Yusufçuklarını bulabılmem için rehber kitabım var. Richard Lewington, muhtemelen şimdiye kadarki en iyi böcek illüstratörüdür.
Neden doğa fotoğrafçılığını tercih ettiniz? Arkadaşlarınız gibi sokakta futbol oynayabilirdiniz ama siz bunu tercih etmediniz. Yaşadığınız çevrede, farklı biri olmanız hayatınızı zorlaştırmadı mı?
Spor beni hiçbir zaman doğa kadar ilgilendirmedi. Ben çocukken sınıfın en küçüğüydüm ve oynadığımız toplar deriden yapılmıştı. Top ıslakken vurmak tuğla bir duvara tekme atmak gibiydi, bu yüzden rekabetçi değildim. Kimse bana futbolcuların kızların ilgisini çektiğini söylemedi, bu yüzden onun yerine gitarist oldum. Gitarlar ağırdır ama onları tekmelemeye gerek yok.
Sosyal açıdan zor oldu ancak futbol izleyicileri bana başka bir gezegenden gelen bir ziyaretçi gibi davranıyorlar ancak ben farklı olmayı seviyorum.

Littleborough Müzik Festivali’nde gitar çaldığınız görüntüleri izledik. Gitar çalarken çok mutlu görünüyorsunuz.
İlk gitarımı 15. yaş günümde aldım ve çalmayı öğrenmek için tutkum oldu. 17 yaşımdayken bir gençlik klubünde prova yapan bir gitar grubu gördüm ve elektrogitar çalabilir miyim diye sordum. Bana izin verdiler ve kısa bir süre sonra gruba katılmamı istediler. Evlenene kadar yaklaşık olarak 5 yıl onlarla çalmaya devam ettim. Daha sonra 40 yaşındayken başka bir gruba katıldım ve 10 yıl kadar Pink Floyd müziği çaldık. Şimdilerde, profesyonel olarak çalmıyorum ama 8 gitarım, amplifikatörler ve efekt pedallarım var.

Klasik arabalara da ilginiz olduğunu biliyoruz. Arabalara olan tutkunuz ne zaman başladı? Yanlış hatırlamıyorsak, en son kırmızı klasik arabanız vardı. Hala klasik arabalarla ilgileniyor musunuz?
Klasik arabalar, oğlumla paylaştığım ilgi alanlarımdan biri. 20 yaşındayken o da sürebilsin diye bir Porsche 924S aldım. Daja sonra onu 944S modeli ile değiştirdim. Porsche’yi 10 yıl boyunca kullandım. Birçok arabadan oldukça iyidir, bu nedenle oldukça ekonomik olabilirler. Şimdi ise ikimizde de BMW var. 325 CI Sport’um var ve oğlumunda 125 Cabriolet’i var ki bu model oldukça hızlıdır.
Hikâyenizi zevkle okuyacak birçok insan olacağından eminiz. Onlara son olarak ne söylemek istersiniz.
Yaşam felsefem, kalbimin beni götürdüğü yere gitmek oldu. Ben para peşinde koşmadım. Hayatımın çoğunda, beni tanıyan ve onlar için çalışmamı isteyen insanlar için çalıştım. Hala çalışıyorum ve bu yıl 72 yaşına gireceğim. Önemli olan iyi olmak ve mutlu olduğunuz insanlarla birlikte yaşamaktır.
Sohbet için çok teşekkürler Chris.
Rica ederim.