Quetzalcoatlus: Yeryüzünde Yaşamış En Büyük Uçan Canlı

Quetzalcoatlus olarak isimlendirilen ve yeryüzünün gelmiş geçmiş en büyük uçan canlısı olarak kabul edilen bu pterosaur türü, 1975 yılında Teksas eyaletinde bulunan ve Amerika Birleşik Devletleri’ndeki en büyük ulusal parklardan biri olan Big Bend Ulusal Parkı içerisinde bulunmuştur. Adını nesli tükenmiş birçok tür gibi mitolojiden alan bu yeni keşfedilmiş canlıya Azteklerin tüylü yılan tanrısı Quetzalcoatl’ın adı verildi. Quetzalcoatlus bilinen en büyük pterozordur ve aynı zamanda jeokronolojik olarak da en erken dönemde bulunan türüdür.
Quetzalcoatlus türü her ne kadar kapsamlı bir şekilde tanımlanmamış olsa da pterosaurlar hakkında birçok bilgi edinilmesine katkıda bulunmuştur. Keşfedildiği dönemlerde hemen hemen tüm pterozorların deniz çökeltilerinde bulunduğu ve buna binayen tamamen deniz canlıları oldukları öne sürülmekteydi. Ancak Quetzalcoatlus yaşadığı dönem baz alındığında en yakın kıyı şeridine 400 km’lik bir mesafede bulundu.
Bulunan Quetzalcoatlus fosillerinden yola çıkılarak bilim adamları ve meraklılar açısından çeşitli paleobiyolojik problemler olduğu öne sürülmektedir. Eldeki fosillerin doğru bir biçimde tamamlanması için tüm fosillerin eksiksiz veya tahmin edilebilir ölçülerde olması gerekir. Fosillere bağlı olarak görülen problemleri; boyu, tür çeşitliliği ve fonksiyonel morfoloji ve ekoloji olarak sıralayabiliriz.

Quetzalcoatlus’un oldukça büyük bir boyutu olduğu aşikar ki bundan dolayı da boyutu hakkında uçuk tahminlerde bulunulmaktadır. Örneğin Quetzalcoatlus Northropi’nin 5,2 ila 25,8 metre arasında kanat açıklığı bulunduğunu öne süren onlarca tahmin yapılmıştır. Aynı durum vücut kütlesi için de geçerlidir. Q.Northropi’nin kütlesi kimi tahminlere göre 30 ila 544 kg arasındayken kimi tahminlere göre 30 ila 440 kg arasında değişmektedir. Yapılan birçok tahmin bulunmasından dolayı hepsine burada yer vermeyeceğiz. Merak etmek isteyenler makalenin ilgili bölümünü okuyabilir.
Quetzalcoatlus hakkında birçok farklı hipotez bulunmaktadır. Bu boyutlarda bir canlının uçma yeteneğine sahip olup olmadığı henüz kesinleşmemiştir. Bunun dışında nasıl bir diyete sahip olduğu da tıpkı birçok konuda olduğu gibi henüz netleşmemiş konular arasındadır. Yaşam alanları dikkate alındığında günümüzdeki leylek veya balıkçıllar gibi avlanma ve beslenme davranışları sergilediğini söylemek mümkün. Yumuşakçalar ve eklembacaklılarla beslenebildikleri; bataklık, sulak alanlar veya tarlalarda bulunan canlıları arayarak toplamak suretiyle avlanabildikleri yapılan tahminler arasında yerini almaktadır. Ancak elde edilen veriler leşlerle beslenmenin pek olası olmadığını göstermekte. Fosillerin bulunduğu coğrafya ve türün morfolojisi dikkate alındığında Q.orthropi’nin nehir kenarında bulunan habitatları tercih eden yalnız bir yaşam tarzını, Q.lawsoni’nin ise omurgasızlarla beslenen ve sürü halinde yürüyen kuşlara benzer bir yaşam tarzını benimsediğini söylenebilir.
Quetzalcoatlus Sistematiği
- Pterosauri (Owen, 1842)
- Pterodactyloidea (Plieninger, 1901)
- Ornithocheiroidea (Seeley, 1891)
- Azhdarchodidea
- Neoazhdarchia
- Azhdarchidae (Padian, 1986)
- Quetzalcoatliniae (Andres, Clarc ve XU, 2014)
- Quetzalcoatlus (Lawson, 1975)
- Quetzalcoatliniae (Andres, Clarc ve XU, 2014)
Quetzalcoatlus Uçabiliyor Muydu?
Dinozor olmayan ama dinozorları oldukça andıran Quetzalcoatluslar, her ne kadar yeryüzünde yaşamış en büyük uçan canlılar olarak bilinseler de uçma yeteneklerine sahip olup olmadığı konusu henüz netlik kazanmış değil. Keza uçmak ile süzülmek arasında belli başlı farklar bulunmaktadır. Örneğin Güneydoğu Asya’da bulunan Sunda uçan lemuru, bir ağacın gövdesinden süzülerek metrelerce uzakta bulunan başka bir ağacın gövdesine konabilir. Ama bunu kolları ve vücudu arasında bulunan patagium adı verilen bir zar sayesinde gerçekleştirebilir, kuşlar gibi tüylü kanatları sayesinde değil.
540 kg ağırlığındaki bir kuşun uçtuğunu düşünebilmek bile son derece heyecan verici olsa da fiziken ne kadar mümkün olduğunu yapılan araştırmalar da tam olarak ortaya koyabilmiş değil. Ancak yüksek bir noktadan kendilerini bırakarak uçabildikleri düşünülmektedir ki bu davranış şüphesiz devasa boyutlara sahip bir Quetzalcoatlus için en mantıklı davranış olacaktır.

Quetzalcoatlus Fosilleri Beslenme ve Avlanma Sistemi Hakkında Bizlere Ne Söylüyor?
Eldeki kafatası fosilleri incelendiğinde burun ve altçene oldukça ince ve dişsizdir. Çenenin yaklaşık olarak 52°’ye kadar açılabileceği tahmininde bulunulmuş olsa da kafatası oldukça dar yapıdadır. Bu oranlara sahip bir canlının büyük canlıları avlayabilmesi veya tüketebilmesi pek olası durmuyor. Leşle beslenebilmeleri imkansız olarak görülmese de iç organları başka bir yırtıcı tarafından açılmış bir leşi tüketebilecek bazı özelliklere sahip olabilir. Quetzalcoatlusların çeneleri bir kartal veya şahin gibi kancalı bir uca sahip olmadığından dolayı bir karkastan et parçası koparabilmesi neredeyse imkansız gibi görülüyor. Gaga yapıları ile leyleklerin gaga yapıları nispeten benzerdir. Ancak bir leylek, Quetzalcoatlus’tan çok daha kısa bir gagaya sahiptir. Leyleklerin bir leşin derisini delip iç organları veya kaslarından et koparması beklenmez aksine açılmış haldeki bir leşten veya halihazırda kopmuş bir et parçasını yemesi beklenir.
Quetzalcoatlus’un suda beslenen bir canlı olduğuna dair bazı fikirler ortaya atılmıştır. Karabatak gibi suya dalarak balık arama davranışı, Quetzalcoatlus için hayliyle zor bir avlanma yöntemi olacaktır. Devasa boyutu, suya daldıktan sonra su içerisinde hareketini sağlayacak kanat çırpma sorunu ve su yüzeyine ulaştığında suyun yüzeyinden havalanma sorunu ile karşılacak olan Quetzalcoatlus için bu yöntem pek olası değildir. Balık kartalları su yüzeyinde bulunan balıkları ya pençeleri su ile ya da suya dalarak avlanmasıyla bilinen ve belki de sadece avlanma yöntemi ile dünyadaki en bilinen kuş türleri arasında yerini almaktadır. Quetzalcoatlus için bu avlanma yöntemini düşündüğümüzde su yüzeyine yaklaşan bir Quetzalcoatlus, avını yakaladığı sırada tıpkı bir balık kartalı gibi defalarca kanat çırpmak durumunda kalacaktır. Bu kanat açıklığına sahip bir canlının birkaç saniye içerisinde defalarca kanat çırpmasını beklemek mümkün değildir.
Tüm bu olasıkların dışında bataklık alanlarda veya sulak alan kıyılarında avlanan balıkçıl veya leyleklerin avlanma davranışı belki de bir Quetzalcoatlus için en olası davranışlardır. Bir balıkçıl gibi atik bir boyna sahip olmadıkları için ani saldırılar yapamayacaklardır. Ancak omurgasızları avlayabilecek niteliklere sahip düz ve kıvrımsız gagası sayesinde kurbağaları, semenderleri, tetrapodları ve yumuşakçaları yakalayıp yutabileceklerdi. Burada “yutabilecek” ifadesinin kullanılmasının en önemli nedeni dişsiz bir gaga ve dar bir kafatasına sahip olmasından ileri gelmektedir. Gagası ile yakaladığı canlıları yutmak için gagasını yukarıya doğru kaldırarak avladığı canlının ağzına düşmesini sağlayan ve ardından canlıyı çiğnemeden yutan Quetzalcoatlus böylelikle beslenmesini gerçekleştirebilecektir.
Kaynaklar:
Morphology and taxonomy of Quetzalcoatlus Lawson 1975 (Pterodactyloidea: Azhdarchoidea),Brian Andres & Wann Langston Jr., Pages 46-202 | Received 01 Nov 2017, Accepted 01 Feb 2021, Published online: 07 Dec 2021, https://doi.org/10.1080/02724634.2021.1907587
Functional morphology of Quetzalcoatlus Lawson 1975 (Pterodactyloidea: Azhdarchoidea), Pages 218-251 | Received 19 Jan 2018, Accepted 05 May 2020, Published online: 07 Dec 2021, https://doi.org/10.1080/02724634.2020.1780247
Quetzalcoatlus 2021: a strange pterosaur, or just strangely interpreted?, Mark Witton, http://markwitton-com.blogspot.com/2022/02/quetzalcoatlus-2021-strange-pterosaur.html